CHP Bitlis Vilayet Lideri Veysi Uyanık’a, bir inşaat firmasında misyonlu D.C.’ye cinsel içerikli bildiri atmak ve şantaj yapmak suçlamasıyla dava açılmıştı. Veysi Uyanık, şikayetin geri çekilmesi üzerine beraat etmişti. Uyanık hakkında L.B. isimli bir bayanın cinsel taciz ve tehdit şikayeti üzerine yeni bir soruşturma açıldı. Veysi Uyanık “Söz konusu temelsiz tezlere ait yapılan soruşturma ile ilgili beklediğimiz kovuşturmaya yer olmadığına dair karar çıkana kadar, partime ziyan gelmemesi ismine, sürdürdüğüm misyonuma ORTA VERME kararı almış bulunmaktayım” diye açıklama yaptı.
Veysi Uyanık’ın açıklamasının tam metni şöyle:
“Cumhuriyet Halk Partisi, demokrasi ve özgürlüklerin teminatıdır. İktidar yürüyüşümüz kesintisiz sürmektedir. Elbette bu yürüyüş, kimi çevrelerin telaş duymasına yol açmaktadır.
Olağan Vilayet Kongremizde Cumhuriyet Halk Partisi Bitlis Vilayet Lideri seçilme onuruna eriştiğim günden beri partimin Bitlis halkı ile kucaklaşması için ağır bir mesai yaptım. Bitlis kritik bir bölgedir ve iktidar açısından sembolik bir kıymete sahiptir. Örgütümle bir arada Bitlis’te başlattığımız çalışmalar sonucunda; evvelki seçimlerde yüzde 2,7 olan oyumuz, Avrasya Araştırma isimli araştırma firmasının Bitlis’te yapmış olduğu anketlerde yüzde 7,88 seviyesine ulaşmıştır.
Elbette akabinde partimi maksat alan taciz suçlamaları kervanına şahsım da dahil edilmiştir. Bu bağlamda, hükümet medyasının ismimi geçirdiği tezlerle ilgili açılan Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/138 Temel ve Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/442 Temel numaralı 2 (iki) davadan beraat ettim.
Beraat kararlarının çıktığı gün Sabah Gazetesi bir iftira daha attı. Atılan iftirada ismi geçen bayanın savları hakkında başlatılan soruşturma kapsamında, bu argümanların gerçeği yansıtmadığı “polis raporları ve tutanakları ile” tescillendi. Böylelikle atılan tüm iftiralar tek tek yargı önünde çökmüş; yalancılar, kumpasçılar ve ihanet çeteleri rezil olmuşlardır.
Ancak!
Kelam konusu temelsiz argümanlara ait yapılan soruşturma ile ilgili beklediğimiz kovuşturmaya yer olmadığına dair karar çıkana kadar, partime ziyan gelmemesi ismine;
Sürdürdüğüm vazifeme ORTA VERME kararı almış bulunmaktayım.
Partime yönelik alçak akınlara dahil edilmem; hem partimi hem de şahsımı incitmiştir. Halihazırda tüm argümanlardan beraat etmiş olmama karşın, devam etmekte olan ve lehime sonuçlanacağı çok açık olan soruşturma müddetince misyonuma orta vermem etik olacaktır.
Elbette bu temelsiz iftiralara mevzu olan soruşturmadan da aklanıp misyonuma çok daha güçlü bir halde devam edeceğim. Atılan iftiralar ve çamurlar, partimizin iktidar yürüyüşünde hizmet etmeme mahzur olamayacaktır.
Bu müddet zarfında, Vilayet İdare Konseyimizin kendi ortalarından seçtiği Yunus IRMAK, Vilayet Lideri olarak Bitlis’te uğraşımızı büyütme azmini geliştirecektir.” (HABER MERKEZİ)
UYANIK: KARALAMA KAMPANYASI
Veysi Uyanık’ın “cinsel taciz” ve “şantaj” hatalarından beraat ettiği davalardan sonra yaptığı açıklamada ise şu tabirleri kullanmıştı:
“İktidar beslemesi havuz medyasının 6 aydır manşetlerinden düşürmediği, her fırsatta toplumsal medyadaki yandaşlarıyla da destekleyerek gündemde tutmaya çalıştığı, salt prestijimi zedeleme ve şahsım üzerinden Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik kamuoyunda olumsuz algı yaratma gayesi güdülen berbat karalama kampanyasına bahis temelsiz suçlamalara ait yapılan; Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/138 temel ve Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi 2019/442 temel numaralı belgelerden yargılama sonucunda bugün beraat ettiğimi basın ve kamuoyu ile paylaşma gereği hasıl olmuştur.
Davamın gerektirdiği biçimde hassasiyetle sürdürdüğüm çabama leke vurmaya çalışanları mahveden bu beraat kararı, iktidara yakın medya ve onların yardakçısı olarak bu berbat iftirayı lisana getiren herkesin boynuna asılmıştır. Zira biliyorum ki; gün, mesnetsiz tezleri gerçekmiş üzere yansıtmakta beis görmeyen, masumiyet karinesini, lekelenmeme hakkını yok sayan, şahsımı amaç göstermekten ar etmeyen havuz medyası ve yandaşları için hesap verme günüdür.
Mahkeme tarafından tescillenen masumiyetim ve anayasal hak olan “lekelenmeme hakkım” ihlal edilirken; iktidara yakın medya ile koro halinde bu nahoş iftirayı lisana getiren kimi çevrelerin, yalnızca parti içi ve parti dışı siyasi rekabet ismine ne kadar çirkinleşebileceklerini de bu süreçte görme fırsatına kavuştum.
Gayesi, gerçekleri çarptırmadan, sansürlemeden halkla paylaşmak değil de siyasi rakiplerinin prestijine kastetmek olan, meslek unsurları ve ahlaki bedellerden bihaber olan, arsız suçlamalarla şahsıma saldırmayı kendine vazife edinmiş olan havuz medyası, onların yandaşları ve bildiğimiz çevreler bugünün sonucunda suspus olacaklardır. Bugüne dek akıllarınca şahsımı ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni amaç gösteren havuz medyası, sahiplerinden bugün ‘Aferin’ alamayacaklardır.
Daha evvel de tekraren lisana getirdiğim üzere; benim verilemeyecek hiçbir hesabım yoktur. Alnım her vakit olduğu üzere bugün de açık, başım her vakit olduğu üzere bugün de diktir. Akıllarınca şahsıma ve şahsım aracılığıyla Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik yürüttükleri 6 aydır süren bu planlı hücum, bugün ayaklarına dolanmıştır. Şahsıma yönelik bugüne dek gerek havuz medyası gerekse toplumsal medyada yapılan bütün hakaret, iftira ve amaç gösterme hareketleriyle ilgili bugünden itibaren avukatlarım gerekli süreçleri başlatmıştır. Yapılan bu alçakça ataklar Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarına pürüz olamayacaktır.” (HABER MERKEZİ)
Gazete Duvar
