Habertürk muharriri Kemal Öztürk, anket şirketi sahibi Adil Gür’ün “KKTC’de Ersin Tatar kazanırsa mesleği bırakırım” dediğini tekrar yazdı ve Gür’ün katıldıkları televizyon programında “Yüzde 60’a 40 Tatar kaybeder” argümanında bulunduğunu hatırlattı.
‘SEÇİM SONUÇLANANA KADAR BEKLEDİ’
Öztürk, Habertürk’teki yazısında, Gür’ün yalanlamak için üç gün beklediğine dikkat çekerek şunları anlattı:
Zira bu diyaloğun gerçek olduğunu kendisi de biliyor ondan. Şayet bana, “bu yazıyı kaldır, yanlış anladın, o denli demek istemedim” diye bir tek cümle söyleseydi bunu yapardım ve özür dilerdim. Ancak seçim sonuçları açıklanana kadar bekledi. Şayet varsayımı tutsaydı, benim yazım onun kendine ne kadar güvendiğini gösteren en kıymetli kanıt olacaktı. Fakat olmadı.
14 Ekim’deki programda Adil Gür canlı yayında Kıbrıs seçimleri nedeniyle yaptığı açıklamalar çok büyük tezleri içeriyordu. Ve kendisine o kadar güveniyordu ki, oran bile verdi: “% 60-40 Ersin Tatar kaybedecek”.
Program sonrasında koridorda yürürken bu büyük iddiayı konuşmaya devam ettik. Sıkıntı durumda kalabilirsiniz kelamım üzerine, Adil Gür yüksek sesle “Ya üstat, Şayet Kıbrıs’taki seçimleri Türkiye’nin desteklediği Ersin Tatar kazansın, ben bu mesleği bırakacağım. Bir daha da bu mevzuda ekranlara çıkmayacağım.” Bu büyük özgüvenli açıklamayı tekrarlamasını tebessüm içinde dinledim. Etrafta öbürleri da vardı. Konuştuklarımızı duydular mı bilmiyorum?
Artık canlı yayında bu kadar tezli konuşan, % 60-40 oran açıklayan, kendisini “tutmazsa sıkıntı durumda kalırsınız” diye uyarmama karşın büyük bir özgüvenle savını sürdüren birine o an, ‘bunu yazabilir miyim?’ desem inanın “yaz” diyecekti. O derece özgüven patlaması yaşıyordu. Lakin ben bu kadar kendinden emin birinin, bunu yazmama itiraz edeceğini düşünmedim. Esasen üç gün boyunca o da itiraz etmedi.
‘ÖZÜR DİLEYECEĞİNE BENİ SUÇLADI’
Artık şunu soruyorum. Benim yazmam mı, yoksa canlı yayında açıkladığı %60-40 kestirimin büyük yanılgıya düşmesi mi daha vahim? Bu ortada Adil Gür neden açıklamasında %60-40 oranındaki büyük yanılgısıyla ilgili tek söz etmiyor?
Tek sözü bile palavra olmayan yazımı savunacağım. Lakin Adil Gür çok ayıp etti. Kelamının ardında duracağına, yaptığı kusurdan ötürü kamuoyundan özür dileyeceğine, beni suçlayarak mevzuyu saptırmaya çalıştı. Çok ayıp, çok. (HABER MERKEZİ)
Gazete Duvar
