İngiltere’de Cambridge Üniversitesi’nin yaptığı kapsamlı bir araştırmada, dünya genelindeki demokrasilerde yaşayan milenyum neslinin, idare sistemlerinden geçmişteki tüm jenerasyonlardan daha çok memnuniyetsiz olduğu sonucuna varıldı. Milenyum jenerasyonunun, başka jenerasyonlara kıyasla daha fazla ‘hayal kırıklığına uğradığı’ aktarıldı.
İngiliz Times gazetesinde yayımlanan araştırma, ‘milenyum kuşağı’ diye tanım edilen ve 1981-1996 yılları ortası doğumlu, şu anda 20’li ve 30’lı yaşlarını süren yaklaşık 5 milyon şahısla yapıldı. Çalışmaya nazaran milenyum nesli, demokratik kurumlara, anne ve babalarıyla, büyükanne ve babalarının tıpkı yaştayken duyduğundan daha az itimat duyuyor. Demokrasiye inançtaki çöküşün, bilhassa İngiltere, ABD ve Avustralya’daki ‘Anglo-Sakson Demokrasileri’nde görüldüğü lakin birebir istikamette eğilimlerin Latin Amerika, sahra altı Afrika ülkeleri ve Güney Avrupa’da da kelam konusu olduğu” belirtiliyor.
Çalışmanın Başyazarı, Cambridge Üniversitesi Demokrasinin Geleceği Vakfı’ndan Roberto Foa, “Bu, global seviyede 20’li ve 30’lu yaşlardakilerin, çoğunlukla demokrasiden mutlu olmayan, bilinen birinci kuşak” dedi.
ANA NEDEN GELİR EŞİTSİZLİĞİ
Raporda, bu durumun ana nedeninin gelir eşitsizliği olduğu belirtildi. Milenyum neslinin ABD nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturduğu lakin servetin sadece yüzde üçünü elinde tuttuğu kaydedildi. 1946-1964 yılları ortasında doğan ‘Baby Boomers’ olarak isimlendirilen kuşağın ise, birebir yaşta servetin yüzde 21’ine sahip olduğu aktarıldı.
‘SİSTEM FAYDA SAĞLAMIYOR’
Çalışmada yer verilen 2,3 milyar kişinin yaşadığı ülkelerde 1,6 milyon kişi ya da her 10 şahıstan yedisi bir jenerasyondan başkasına, demokratik kurumlardan tatminin azaldığı ülkelerde yaşıyor. Dr. Fao, bunun seçmenlerin otokratik alternatifleri desteklediği manasına gelmediğini, sistemlerinin kendi işlerine yaramamasından öfkeli olduklarını belirtti. Rapora nazaran, büyüyen eşitsizlik nedeniyle genç İngilizler’de de demokrasiye takviye azalıyor.
1973’te 30 yaşındaki İngilizlerin yüzde 54’ü demokrasiyi tatmin edici buluyordu. İkinci Dünya Savaşı sonrası doğan jenerasyon ise 10 yıl sonra 30’lu yaşlarına girdiğinde oran yüzde 57 oldu. 1965 ve 1980 ortasında doğan X jenerasyonunda bu oran yüzde 62’ye ulaşırken, milenyum jenerasyonunda yüzde 48’e geriledi. (BBC Türkçe)
Gazete Duvar
