ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Çin’de Şincan Özerk Bölgesi’nde etnik azınlıkların tutulduğu gözaltı kamplarından kurtulan Uygur Türkleri ile bir ortaya geldi. Blinken, Çinli yetkililerin ‘yeniden eğitim’ ismi verdiği gözaltı kamplarında bir müddet alıkonulan yedi Uygur Türkü ve hala kamplarda tutulan birtakım bireylerin yakınları ile buluştu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, buluşmanın emelinin, ‘Çin Halk Cumhuriyeti’nin insanlığa karşı hatalarına ve Uygur soykırımına son vermesi davetini yinelemek’ olduğunu kaydetti. Price, ABD’nin Çin siyasetinde insan hakları gündeminin birinci sırada yer almaya devam edeceğini belirterek, “Bu zulme karşı hamasetle sesini yükselten herkesi desteklemeyi sürdüreceğiz” dedi. Blinken ile görüşmeye katılanların isimleri ise açıklanmadı.
Çin, ülkenin batısında 11 milyon Uygur’un alıkonulduğu Şincan’daki kamplarda ‘ayrılıkçılık ve terörizmle’ uğraş ettiğini savunuyor.
En büyük kampın Şincan’ın başşehri Urumçi’deki Dabançeng kampı olduğu ve burada 100’e yakın binanın tespit edildiği belirtiliyor. İnsan hakları örgütleri, Çin’in gözaltı kamplarında en az bir milyon Uygur Türkü’nün ve öteki Müslüman azınlıktan bireylerin tutulduğunu söylüyor. Kelam konusu kümeler, Çin hükümetinin, Uygurların dini ve başka özgürlüklerini giderek kısıtladığını ve gözaltı, ‘beyin yıkama’ ve hatta zorla kısırlaştırmayı içeren baskıcı bir nezaret sistemi kurduğunu söylüyor.
Geçtiğimiz haziran ayında Çinli akademisyen Adrian Zenz, Çin idaresinin, zorla doğum denetim teknikleri uyguladığını ve bayanların kısırlaştırıldığını öne sürmüştü. Pekin idaresi, ‘temelsiz’ olduğunu söylediği araştırmanın hakikat olmadığını savunmuştu. (BBC Türkçe)
Gazete Duvar
