Sedat Peker’in yeni açıklamaları ve kardeşi Atilla Peker’in Kıbrıslı araştırmacı müellif Kutlu Adalı’nın öldürülmesiyle ilgili tabirinin akabinde gözler bu cinayetin tekrar araştırılıp araştırılmayacağına çevrildi. KKTC’nin eski başbakan yardımcısı ve Halkın Partisi (HP) başkanı Kudret Özersay’ın dün yaptığı “Adalı evrakı kayıp olabilir” açıklaması tartışma yaratırken, KKTC Polis Genel Müdürlüğü ‘dosyanın arşivde olduğunu’ duyurdu.
‘DOSYA ORTADA YOK’ PAYLAŞIMI YALANLANDI
Son tartışma, Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker’in sözünün basına yansımasından kısa mühlet sonra Özersay’ın toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımla başladı. 90’larda hazırlanan Kutlu Adalı cinayeti polis belgesinin kayıp olduğunu öğrendiklerini söyleyen Özersay, “Az evvel bize ulaşan bir duyuma nazaran Kutlu Adalı cinayeti belgesi ortada yok, 1990’larda hazırlanan polis belgesi kayıp! Bunun hakikat olduğuna inanmak istemiyorum!” dedi.
Polis Basın Subaylığı ise bu teze cevap olarak “Dosyanın kaybolmadığını, arşivde mevcut olduğunu” açıkladı.
‘SORUŞTURMAYI TEKRAR BAŞLATMAK İÇİN GEREĞİNCE YENİ DATA YOK MU?’
Özersay ise polisten gelen bu açıklamanın akabinde, “Bir muhalefet partisi lideri olarak son iki aydır gerek Türkiye’de gerekse de ülkemizde gördüklerimiz, yaşadıklarımız, duyduklarımız ve izlediklerimiz, hepimizi kaçınılmaz olarak olaylara daha kuşkucu bakmaya itiyor” bildirisini vererek şöyle devam etti: “Bizim polisten beklediğimiz, evrakın şimdiden canlandırılmasıdır. Şu ana kadar ortaya çıkan itirafçılar, verilen isimler, tarihler ve yerler dikkate alındığında esasen yeterinde ziyadesiyle yeni data, yeni itiraf yok mu ortada soruşturmayı başlatmak için? Ziyadesiyle var. Burada ismi geçen, itirafçı olan kişi şu anda Türkiye’de. Senin burada açılmış bir belgen var. Şu an tabir alma hakkın var. Soruşturma için ayrıntılı tabir alınması gerekiyor.”
‘ARŞİVDE KAYBOLMADI LAKİN İÇERİĞİ SORUNLU’
Özersay’ın bu açıklamalarının gölgesinde, Kıbrıs’ta Adalı cinayeti evrakı gündemin ana hususuna dönüşmüş durumda. Duvar’ın Lefkoşa’daki kaynaklarına nazaran, Kıbrıslı Türk siyasetçiler evrakın içeriğiyle ilgili korkulu bir duruş sergiliyor. Bir kaynak, “dosyanın polis arşivinde kaybolmamış olmasına karşın içeriğiyle ilgili olarak Kıbrıs Türk toplumunun büyük bir problemle karşı karşıya olduğu” görüşünü öne çıkardı. Kaynağa nazaran, 1996’da Adalı cinayetiyle ilgili kâfi araştırma yapılmadı ve cinayet evrakının birçok problemli yanı bulunuyor.
Adalı belgesiyle ilgili karamsar görüş söz eden siyasetçilerinden birisi de, KKTC’nin eski cumhurbaşkanı ve suikastın işlendiği 1996’da başbakan yardımcısı pozisyonunda olan Mehmet Ali Talat. Talat dün bahisle ilgili olarak, “Askeri vesayetin çok ağır bir halde yaşandığı ve hissedildiği günlerdi. Bu olayda bizim polis teşkilatımızın bağımsız biçimde araştırma yapması son derece zordu” açıklamasında bulunmuştu.
‘DÖNEMİN SORUŞTURMA MEMURU, BUGÜNÜN POLİS GENEL MÜDÜRÜ’
Adalı evrakının tekrar açılmasıyla ilgili Kıbrıs’ın kuzeyinde olumlu görüş belirten siyasetçiler de var. KKTC’nin eski içişleri bakanı ve ana muhalefet vekili Asım Akansoy, devrin soruşturma memurunun şu anki Polis Genel Müdürü olduğuna dikkat çekerek, görüntülerdeki açıklamaların ihbar olarak kabul edilmesi ve gerekli yasal süreçlerin çabucak başlatılmasından yana görüş tabir ediyor.
Gazete Duvar
