Osman Çaklı
UŞAK – Korona virüsü yayılımının yükselişe geçmesiyle birlikte alınan önlemler kapmasında restoran, kafe, bar üzere cümbüş yerlerinin akşam saat 22.00’de kapatılmasına karar verildi. Yasaklara reaksiyon gösteren sanatkarlar ve cümbüş bölümü işçileri İzmir Alsancak’ta 3 gündür hareket yaparak dayanaksız kısıtlamaları protesto ediyorlar.
Pandemi periyodunda getirilen kısıtlamalarla işsiz kalan sanatkarlar, hayatlarını idame ettirdikleri işi yapamadıklarını söylüyor.
‘KÜLTÜR SANAT ALANINA YAPILAN BASKI KALDIRILSIN’
Türkiye’yi tekrar tesiri altına alan korona virüsü önlemek ismine alınan önlemlerin birinci olarak cümbüş bölümüne saat kısıtlaması olarak yansıtılmasının bir tercih olduğunu ileri süren sanatkarlar, “Saat 21:00’da bulaşan virüs saat 22:00’dan sonra bulaşmıyor mu?” diye soruyor.
Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde her akşam yasağın başladığı 22:00’da enstrümanlarıyla bir ortaya gelen sanatkarlar sessiz protesto gerçekleştirerek, meseleye kalıcı tahlil üretilmesini istiyor. Hareket yapan sanatkarlar ismine görüştüğümüz müzisyen Serdar Türkmen, getirilen yasakla, cümbüş bölümündeki tüm işçilerin etkilendiğini lisana getirdi. Cümbüş dünyasında kazandığı fiyatla hayatını idame ettirenlerin sayısının az olmadığına dikkat çeken Türkmen, “Biz bilhassa işletmeler, işletme çalışanları, sanatkarlar bu yasaklardan en çok etkilenen gruplarız. Yasağa karşı sokağa çıktık. ‘Ne için sokakta bekliyorsunuz?’ derseniz, kültür sanat alanına yapılan baskının ortadan kaldırılmasını bekliyoruz…” tabirlerini kullandı.
‘HEM SES SİZ HEM SESSİZ OLUN’
Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde 3 gündür hareketlerini sürdüren sanatçı ve cümbüş bölümü işçileri, pandemi kurallarına uyduklarının altını çizerek, cümbüş dalında çalışan insanların meslek kümelerini tabir eden malzemeler ile harekete katıldığını söylüyor. Hareketi yarım saat sürdürdüklerini belirten Serdar Türkmen, hareketin 3 ana talebinin olduğunu söz ederek, “22:00 yasağının kaldırılmasını istiyoruz. İkinci talebimiz, pandemi sürecinin başından beri daima mağduriyet yaşayan, kültür sanat ve cümbüş dalından maddi kar sağlayan insanlara takviye sunulması ve SGK prim borçlarının silinmesi, vergilerin ötelenmesi ya da silinmesi. Üçüncü talebimiz ise her kriz devrinde, birinci bedelin bizim bölümümüze ödetilmesine karşı çıkıyoruz. Yani bu alana dokunmayın diyoruz” biçiminde konuştu.
Aksiyonun Türkiye’nin türlü kentlerine dağıldığını söyleyen Türkmen, “Datça, Mersin, Adana, Ankara ve İstanbul’da başladı. Öbür vilayetlere de yayılacağını ön görüyoruz” dedi.
Kelamlarına “hayatı değil, korona virüsü bitirin” cümlesini de ekleyen Serdar Türkmen, bahsin muhataplarının çok geniş olduğunu, seks personellerini, taksicileri ve öbür işletmeleri de etkilediğini, bir kesitin eksiksiz mağdur edildiğini ve herkesi ‘hem ses siz olmaya hem de sessiz olmaya’ davet ettiklerini vurguladı.
‘ÖRGÜTLÜ OLMAZSAK KÜLTÜR SANAT MEVZİLERİNİ KAYBETMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Serdar Türkmen son olarak şöyle konuştu;
“Biz yaptığımız toplantılarda Türkiye dışındaki ülkelerin sanatkarlara nasıl yaklaştığına baktık. Kültür sanat alanında emek veren insanlara dayanakta bulunulduğunu gördük. Türkiye’de de bu yardımın yapıldığı söyleniyor lakin biz bunun nereye yapıldığını göremedik ve bilemiyoruz. Biz örgütsüz olduğumuz, bir ortada olamadığımız sürece kültür sanat ve cümbüş mevzilerini kaybetmemiz devam edecek. Bir manada örgütlü olmamız bu mevzileri müdafaamız gerekiyor. Aslında sorumluluğumuz da budur.”
Sanatkarlar, #HayatıDeğilCovidiBitirin etiketiyle toplumsal medyada da duruma reaksiyon gösteriyor.
Gazete Duvar
