Sinan Aygül
BİTLİS – Van Gölü’nde mültecileri taşıyan ve 27 Haziran gecesi batan teknede bulunan mültecilerin ailelerinin çaresiz bekleyişi sürüyor. Ağır olarak Afganistan ve Pakistan’dan gelip İran-Van sonundan kaçak yollarla devlete giren mülteciler, Bitlis’in Tatvan ilçesine geldikten sonra buradan büyükşehirlere ve Avrupa memleketlerine geçiyor.
Uzun yıllardır kullanılan bu güzergahtan geçen mülteciler denetim noktaları dışında neredeyse hiçbir tarafta durdurulmuyor. Van’dan Tatvan’a gelmeye çalışan mültecileri taşıyan insan kaçakçılarının karayolu konumuna deniz yolunu seçmelerinin sebebi ise Van-Tatvan arasında bulunan Balaban ile Adilcevaz-Van arasında bulunan jandarma denetim noktaları. İran sonundan gelen mültecileri karayolundaki denetimlerde yakalanmamak için Van sahillerinden alan teknelerin Tatvan’a bağlı Reşadiye köyü açıklarında bıraktığı ve mültecilerin yürüyerek Tatvan Otogarı’na gelerek buradan araçlarla gittikleri biliniyor.
Naveed Maroof’un babası Besmelecan Maroof.
60 ila 100 arasında mülteci taşıdığı sav edilen tekne, 27 Haziran Cumartesi gecesi Van’dan, Tatvan’ın Reşadiye köyüne gelmek üzere ayrıldı. En son gece sabaha karşı saat 04.59’da görüşülen tekneden bir daha haber alınamadı.
‘AĞABEYİM ÖLDÜYSE ANAMA SÖYLEMEYİN’
Afganistan’ın Kabil kentinden gelip İstanbul’a gitmeye çalışan Maroof ailesine mensup 3 kuzenden de haber alınamıyor. Kuzenlerden 21 yaşındaki Osman Maroof’un kardeşi Aref Maroof teknede olan ağabeyi ve iki kuzeninden haber alamadığını ve kaygılı olduklarını söyleyerek, “Ağabeyim yanıma gelecekti, teknedeydi, ailemiz merak ediyor, annem kalp hastası, durumu anlatamıyorum, şayet ölmüşse anama söylemeyin” dedi.
Teknedeki mültecilerden Can Mohammed Maroof.
‘EN SON GECE GÖRÜŞTÜK’
İstanbul’da çalışan Afganistanlı mülteci Aref Maroof, Kabil’den gelip İstanbul’da bulunan plastik çekpas fabrikasında çalışmak isteyen Osman Maroof (21), Can Mohammed Maroof (20) ve Naveed Maroof (18) isimli üç yakınının İran sonunu geçtikten sonra geldikleri Van’dan Tatvan’a gitmek için Van Gölü’ndeki tekneye bindiklerini söyledi.
Maroof, “Ağabeyim, amcamın oğlu ve dayımın oğlu Kabil’den İstanbul’a geliyordu. Van’da tekneye bindiler. Birkaç sefer görüştüm kendileriyle. En son gece sabaha karşı 4.59’da görüştüm. Görüşme sırasında arttan biri ‘Kapat, kapat’ diye bağırdı. Telefonu kapattı, birkaç dakika sonra aradım artık ulaşamadım” dedi.
‘ÇOCUKLARIMIZA NE OLDUĞUNU ÖĞRENEMİYORUZ’
Teknede bulunan 18 yaşındaki Naveed Maroof’un babası Besmelecan Maroof da çocuklarının akıbetiyle ilgili hiçbir haber alamadıklarını, durumdan yalnızca Türkiye’de bulunan yakınlarının basından takip ettiği kadarıyla haberdar olduklarını söyledi. Baba Maroof, “Evlatlarımız orada ve haber alamıyoruz. Bize en azından bu hususta yardımcı olunmasını istiyoruz” dedi.
20 yaşındaki Can Mohammed Maroof’un babası Kaşmer Maroof ise çıkarılan cenazeler arasında kendi çocuklarının olup olmadığını merak ettiklerini söyledi. Teknenin battığı kesimde 16 gündür süren çalışmalar devam ederken devir vakit teknede bulunan ve hayatını yitiren mültecilerin cansız vücutları kıyıya vuruyor.
Gazete Duvar