“Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine yönelik kimi davalar Anayasa Mahkemesi’nin Temmuz 2019’da aldığı bozma kararına karşın devam ediyor. İstanbul 37. Ağır Ceza Duruşması de verdiği ağır mahkumiyetleri istinafın bozmasından sonra AYM kararını izleyip belgeleri kapatması gerekirken yine duruşma günü verdi. Bu durumda olanlardan biri de Barış Akademisyeni Lütfiye Bozdağ. Bozdağ, bugün hakim önüne çıktı.
Yalnızca bir gazeteci ile 3 izleyicinin salona alındığı duruşmaya, Lütfiye Bozdağ ve avukatı Meriç Eyüboğlu katıldı. Duruşma Lideri, duruşma başlar başlamaz, “Bozma kararına ne diyorsunuz” diye sorunca Bozdağ, “Olumlu buluyorum, beraatımı talep ediyorum” karşılığını verdi. Avukat Eyüboğlu da, “AYM kararının üzerinden 11 ay geçti. Duruşma günü vermek tarafına derhal bozma kararı vermeniz gerekirdi. Bu, davanın sürüncemede kalmasına, mağduriyetin artmasına neden olmaktadır. Adil yargılanma hakkının ihlalidir, hak ihlali devam etmesin” dedi.
Verilen kısa aranın akabinde kararını açıklayan duruşma heyeti, AYM kararını da dikkate alarak Lütfiye Bozdağ’ın beraatine karar verdi.
‘BU DAVAYI DEVAM ETTİRMEK SUÇTUR’
Dava öncesi adliye önünde yapılan açıklamada konuşan Avukat Meriç Eyüboğlu, Anayasa Duruşmasının, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza atmanın hata olmadığını, bir hak tasarrufu olduğunu söylemesinin üzerinden geçen 11 aya karşın hâlâ bitmeyen bir dava süreci yaşadıklarını belirtti. Eyüboğlu, “Bugün Lütfiye Öğretmen, temmuzun birinci haftasında Gençay Gürsoy ve Şebnem Korur Fincancı imamlar tekrar 37. Ağır Ceza Duruşması önüne çıkacaklar. Anayasa Duruşması, ‘bu hak kullanımıdır’ dedikten sonra yargılanan onlarca imzacı akademisyenle ilgili beraat kararı verildikten sonra ve bu kararlar katılaştıktan sonra hâlâ yargılanan akademisyenlerin olması hukuka karşıttır. Bu, adil yargılanma hakkının ihlal edilmesidir, açıkça suçtur” tabirlerini kullandı.
Lütfiye Bozdağ ise, “Korona virüsünü öbür kimselere bulaştırma riski taşıdığı gerekçesiyle kamu sıhhati gözetilerek alınan önlemler kapsamında, anayasal hak olan demokrasi yürüyüşüne bile müsaade vermeyen valiliklere karşın 37. Ağır Ceza Duruşması Lideri, ısrarla barış akademisyenlerini duruşmaya çağırmaktadır. Adaletin ayaklar altında çiğnendiği bu periyotta buraya gelip adalet ve barış talebimizi yineliyoruz. Bugün Çağlayan adalet harabesi önünde bir sefer daha kelamımızı söylüyoruz, barış talebi yargılanamaz” dedi.
Ne olmuştu?
Anayasa Duruşması, Temmuz 2019’da, “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriyi imzaladığı için “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla cezalandırılan barış akademisyenlerinin, tabir özgürlüklerinin ihlal edildiğine hükmetti. AYM’nin verdiği bu karar sonrası katılaşan cezalar için tekrar yargılama yolu açıldı, istinaf aşamasında olan davalar için bozma kararı, devam eden davalar için de beraat kararları verildi. Neredeyse bütün duruşmalar evrak üzerinden beraat kararı verirken 37. Ağır Ceza Duruşması ise bu kapsamda yargılanan Lütfiye Bozdağ, Şebnem Korur Fincancı ve Gençay Gürsoy için duruşma günü verdi. (Kaynak: Evrensel)
Gazete Duvar
